Her insanın günlük belirli miktarda saç dökmesi normaldir. Ancak bu dökülme belirgin şekilde artmışsa, vücut bir şeylerin yolunda gitmediğini haber veriyor olabilir. Özellikle mevsim geçişleri dışında yaşanan ani dökülmeler, bağışıklık sisteminden beslenme alışkanlıklarına kadar pek çok farklı faktörden kaynaklanabilir.
Saçların eski canlılığını kaybetmesi genellikle ilk olarak yetersiz beslenmeyle ilişkilidir. Protein, vitamin ve minerallerden yoksun bir diyet saç telini zayıflatır. Saçınız kolay kırılıyor, uçları sürekli çatallanıyorsa bu durum vücudunuzun dışarıya yansıyan bir yardım çağrısı olabilir.
Saçlar kadar saç derisinin sağlığı da ihmal edilmemelidir. Sürekli kepeklenme, kaşıntı ya da pullanma gibi şikayetler, sadece dış etkenlerle ilgili değil, cildin genel durumunu gösteren belirtilerdir. Hava kirliliği, stres, dengesiz bakım ürünleri veya uyku bozuklukları saç derisini doğrudan etkileyebilir.
Bazı insanlarda genetik olarak erken yaşta beyazlama görülse de, bu durum her zaman kalıtsal olmayabilir. Dönemsel stres, uyku düzensizliği ya da bazı vitamin eksiklikleri de saç renginde değişimlere neden olabilir.
Her sabah aynada gördüğünüz saçlar, sadece şekil verilecek bir detay değil, bedeninizin ruh haliyle birlikte fiziksel dengesinin de dışa vurumudur. Saçlarınıza gösterdiğiniz özen, aslında kendinize gösterdiğiniz özenle doğru orantılıdır.